14 Nisan 2013 Pazar

Gece Vardiyası


  ‘Ben’ kelimesi ne kadar çok kullanılırsa,insan o kadar yalnızdır.Kıllanıyorum.’Ben’ insanı insana anlatmaktan bıkmış da olabilir.Çok kez ‘ben’ dersin yine de kendini anlatamazsın.Kendini tanımıyorsan ve buna rağmen kendinle ilgili bir şeyler anlatmaya çalışıyorsan,aslında hiçbir şey anlatmazsın.
  İnsan kendini tamamen aşamaz.Sadece bazı duygularını ya da davranışlarını aşabilir,bulunduğu yeri ve bazen de insanlarını değiştirerek.

Bulunduğun yer ve insanlar aitlik duygusundan ibaret olabilir.İnsan birey olamaz bir yere veya birine ait oldukça.Sadece toplumun bir parçası olabilir,insanların hayatındaki bir resim-bir portre.Herkes yalnızca ana renklerden oluşan bir boya paleti gibi.Farklı olduğunu düşünenler ise bu renklerin karışımı olmaktan öteye geçemez.Ve bilirsiniz ki renkler aslında bir yansımadır.-İmgeyi yakalayabilirseniz eğer;bir gün güneş batarken denize,morun daha önce görmediğiniz bir tonunun olduğunu farkedebilirsiniz.-
  Resmin başlarında herkes kendi olduğu renktedir.Şekiller oluşmaya başladığında ise tek bir renk,gereken anlamı veremeyebilir.Sadelikten korkmamakla bir ilgisi yok bunun.Renklerle karışır insanlar ve toplum oluşur.Resmin sonlarına doğru ise renkler o kadar karışmıştır ki,ne kadar mavi koyarsan koy zemindeki iz hep gri olur;bir izdeki renkler ayırt edilemez olur.
  Toplum içinde yaşayan kişiler de bir süre sonra bu duruma gelir işte.İnsanlar tablonun bir parçası olur ve tek başına ne olduğu bir anlam ifade etmez.Bu kadar karıştıktan sonra asıl rengini de bulamaz artık.Tek başına hiçbir şey değildir ama hep tek başınadır.
  Peki kişinin toplumda alacağı yeri gerçekten tercihleri mi belirler?Çalışkanlık,aylaklık gibi tercihler…İnanın,çok çalışkan çöpçüler görüyorum.Ve zekasını istenilen doğrultuda kullanmayıp,kendini harcayan adamları da…Burada,tercihi nasıl algıladığımız da önemli bir etken.Önümüze sunulan seçeneklerden birinde karar kılmanız,onu tercih ettiğiniz anlamına gelmez.Buna daha çok mantıklı olana maruz kalınma denebilir.Seçenekleri kabul etmeyip başka bir yol aramaktır tercih.Ve çok az insan hayatının gidişatı konusunda tercih yapabilir.Genelde bütün yollardan en güvenlisi seçilir,başka bir yol yaratmak veya yolun sonunda ne olduğu gerçekten düşünülmez.Yolun sonu ise hedeftir.
  Sözden öze:İnsan hayatının akışı olaylar ve durumlar zinciridir.İsteklerden önce insan kendi nedenine bakmalıdır.Ben kendime ‘Mertkan Çelik ne demek’ diye sorarım sık sık.Ve hala doğru yanıtı verebildiğimi düşünmüyorum.Kendini tanıdıktan sonra da tercih yapabilmek için özgür olmak gerekir.Kişi kendi derinliğine inebilirse eğer,orada bir yerlerde kendi özgürlüğünü yaratabilir.Ne yapmak istediğinden emin olmak gerekir çünkü bana göre insan mutlu olduğu şeyi yaparken özgürdür.Kimse kimseye özgürlük veremez.Kaba bir tabirle:İnsan alınıp satılırken özgür olamaz.Kendi zamanını patronuna-müdürüne satarak kazandığıyla,pazarcının emeğini satın alır.

|Mertkan Ç.|
(yancı)

2 yorum:

İtinayla laf dalaşına girilir, laf sokulur, kafa açılır, kafa becerilir. Bir klavye uzağınızdayız.