28 Ocak 2015 Çarşamba

Bütlerden Kutuplara (prşşzz)

'

''Bütlerden Kutuplara (prşşzz)''
Üniversiteye  girdiğimden  bu yana bütünleme, yaz okulu, staj falan hiç uğraşmadım öyle şeylerle. Bir an önce Fethiye’ye dönmek ve kordonda aylak aylak bira içmek istedim. Nasıl bir ilişkide ya da bir sistemde ufak tefek sorunlar birike birike kocaman olursa; benim bütünleme işlerimde de aynı şey gerçekleşti.

                ‘Yea abi bi ders amına goyim nolacak la seneye alırız’
                ‘Yea abi bi-iki ders nolacak hallederiz’
                ‘Yea abi benim bi bütünlemeye girmem gerek’
seviyesinde ilerledik. Her zaman olduğu gibi yine annem üzüldü ilk önce.
                -Oğlum gitme nolacak. Hoca ile konuşalım istersen?
-Hoca bana taktı bilerek bıraktı dedim de…-
                -Olur mu anne koca fakülte dekanına öyle söylemek. Gideyim ben.
                -Börek yapayım o zaman… Arkadaşın da yer hem…
İnsanoğlu duygular karşısında savunmasız kalıyor. Bunu çektiğim acılar doğrultusunda çok zaman önce tecrübe edindim. Seveceğim şeyler arasında gözlüğüne bile körü körüne bağlanmayan insanlar yer alır. Aile içinde muhafazakar olup dışarıda estirenler de cabası.

Yılbaşında çalıştım ben. Kredi kartı borcum vardı çünkü. 2-3 gün sonra da finaller vardı. Aslında o gece sen de vardın. Müşteriye ait bir arabanın lastiğine tükürürken ben; ya çok uzaklarda bir yerlerde soğuk ile cebelleşiyordun, ya da yanımda üzerine dökülen külleri silkiyordun. Çünkü bilirsin. Sigarayı azaltmadım hala. Belki de sana sigara uzattım saçma bir müziğin elektronik piyasasında. Belki de sen orada iken aklın geçirdiğin en boktan yılbaşı gecesinde idi.
                -Gündüz Vassaf şiir yazmasın. Severiz kendisini ama yazmasın. Lütfen abi.Murat Belge ile Şerif Mardin’e selam söylesin.-

Ben sarhoş olmaya yakınken, bir güney kentinden kutuplara kolumu uzattığım zaman Ankarada üzerini örttüm sanırım.
                -Mehmet Can votkayı az koyuyon kola dayıyon hep sikicem dalağını
                -olm… lan… müşteri… bakıyor… sussana biraz…
                -Ya o da içsin sıçarım dünyanın ekseni mi kayacak!
Patron atlıyor.
                -Hadi bi sigaraya çık sen zaGOR.

Bir şey diyeyim mi?
                Bütünlemeye kaldığın zaman ben üzerini örteceğim. Sen de Ankarada olacaksın. Belki bir sene sonra belki de seneler sonra.
                Gözlükleri sevin.
                Hayat ev arkadaşının Core Duo işlemci bilgisayarına tükürürken de güzel.
                Annemin böreklerini de kedim ile birlikte yedik.
Son olarak,
                Kutuplara gelir misin benimle?
''Kutuplardan Bütlere, ANLAŞILMADI, tamam. (prşşzz)''
|zaGOR!|

3 yorum:

  1. Alarmım bilmem kaçıncı kez çaldığı zaman saatin sınav saatini çoktan geçtiğini fark etmeden önce "acaba gece üstünü açmış mıdır lan?" diye panik yapmıştım. Sonra baktım ki sınav çoktan geçmiş bitmiş. Hemen mesaj attım tabi "duvar tarafında yatmadın değil mi? kahvaltı ettin mi?" diye. Hani gerçekten üstlerini örtmek için yüzlerce kilometreyi gözden çıkarırız onlarca dersi, bütünlemeleri, gelecek zırvalıklarını. Yalnızca haftasonu onu görmeye gidebilmek için dünyanın borcunu yapabilirim bütün kartlara. Aptal otobüs firmaları, kısacık boyumla yerleşemediğim rahatsız koltuklar... Atmaya kıyamadığım onlarca otobüs bileti. Yazını okurken gözümün önünden geçen bunlar, aklıma gelen hatıraları saymaya zamanım yok. Kedilerimi, annemin unutkanlık yüzünden fırında azıcık fazla kalan börekleri özledim. En önemli dersin bütüne gitmek yerine ona gitmiştim. Bunu da ondan saklamıştım çok kızar diye. Sonuç? Kalınan ders, kesilen burs, çekip giden adam.
    Tutamakta Tırtkanla sana sataşan kız back in town bitches.

    YanıtlaSil
  2. Ne biçim anlatım bozukluğu filan yapmışım lan. O biçim yapmışım valla. Neyse

    YanıtlaSil
  3. Kime sataştın ben onu anlamadım ya. Kafam daha şey böyle. Sallanıyor. Yeni uyandım da.
    |zaGOR!|

    YanıtlaSil

İtinayla laf dalaşına girilir, laf sokulur, kafa açılır, kafa becerilir. Bir klavye uzağınızdayız.